Evrensel beyin…
Son bir kaç yıldır konuşulan, üzerinde tartışılan bir konu bu. Aslında fikir eski ama teknik yeni. Olay şu; hani birtakım markalar, şirketler ara sıra çıkar ve herkesi markaları hakkında en orijinal fikri bulmaya çağırır ya –sonra da gelen tüm fikirleri hiç-bir-zaman yapmamak üzere rafa kaldırırlar- işte onun yalansız, gelişmiş, ete kemiğe büründürülmüş hali. Adına da “customer-made/müşteri-yapımı” diyorlar. Şöyle çalışıyor; Fikri bulan değerli müşteri, uygulamasını da yaparak yarışa giriyor ve ödül kazanıyor, ünlü oluyor hatta iş imkanı buluyor. Ne tip işler derseniz, reklam kampanyasından endüstri tasarımına, ürün imalatından servis hizmetini hayata geçirmeye kadar her şey. Bu trendin yakın takipçisi Nokia’nın projesine katılan bir Türk tasarımcı Nokia’nın birincisi seçildi. Eminiz tasarladığı bilek telefonu ile birincilik ödülüne layık görülen Tamer Nakışçı’nın peşine bir çok yabancı tasarım şirketi düşmüştür bile. Sadede gelirsek, “gönder, kazan”, “al sana ödül dondurma” gibi vasat, içi kof projelere milyon dolarlar harcamaktansa bu tip hayata geçen projeler daha makbul gibi görünüyor. Sonuçta alan memnun-satan memnun, projeyi öneren de, yarışı kazanan da kÃ¥rlı çıkıyor.
via
FIRAT YILDIZ
Founder of Elma+Alt+Shift, Creative Partner at Madam Martha UK, Blogger, Painter