Morandi
Rengin ve formun ustası Giorgio Morandi’yle ilgili bir şeyler yazacaktım geçenlerde ama Enis Batur‘un YKY‘nin Sanat Dünyamız dergisinin kış 2003’teki sayısında yayınladığı yazısını okuyunca bundan vazgeçtim. Çünkü Morandi’yi o kadar iyi tanımlamış ki, benim susup oturmam daha iyi olacaktı. Özet olarak şunları yazmış Batur;
‘Öyle bir ressam ki Morandi, insan, yapıtıyla başbaşa kalmak istiyor, araya bir başkasının, başkalarının bakışlarının girmesini bünyesi kaldırmıyor… 1930’lardan ölüm yılı 1965’e dek, ölüdoğalarıyla aynı çizgide bir avuç ‘peyzaj’ çalışması sayılmazsa, aynı ‘konu’yu işlemiş hep: Üç-beş şişe ve üç-beş kutu. Şişelerin, kutuların asal formları ona yetmiş. Söyleyeceğini söylemek için farklı şişeler, kutular bile aramaya kalkışmamış. Bilmem hep aynı resmi yapmış olduğunu sananlar çıkıyor mudur?.. Hayatın bütün çeşitliğini, şeylerin bütün çeşitlemelerini içeriyor Morandi’nin resmi. Yapıtlarının biribirlerini andırdığını ileri sürebilir bilisiz bir göz, oysa biri ötekine benzemiyor hiç – o kadar kesin bu. Işıklar ve renkler arasındaki uzak yakın ilişkiler üzerine kurulmuş bir yapıt… Resimden resime geçerken, firesiz bir gramer koyuyor önümüze Morandi: Bu dili yavaş yavaş öğreniyor, kurallarının, mantığının sıkılığını kavrıyoruz… Önde şişeler, kutular duruyor, renkler, biçimler, ısılar ilişkiler. Hemen arkalarında sanat akımları, farklı yaratma arayışları çatışıyor… Morandi’nin resimleri hepsinin üstüne çıkmanın yolunu buluyor.’
Morandi Müzesi’ne buyrun.
FIRAT YILDIZ
Founder of Elma+Alt+Shift, Creative Partner at Madam Martha UK, Blogger, Painter