… Sonuçta sizin ücretinizi veriyorlar ve verdikleri ücrete karşılık bir hizmet bekliyorlar. O zaman haklı mı oluyorlar? Belki de… Sizden bekledikleri hizmet, ürününü nasıl pazarladığınız ve gösterdiğinizle ilgili. Daha çok bilinirlik, daha fazla ürünü sattırma, tüketiciyi kendileri çekme, markanın gücünü vurgulama ve ürünle ilgili bilgileri vermek için çalışıyoruz. Fikirlerin iyi olması, aynı kategoride bulunan mevcut markalarla olan rekabette üstünlük getiriyor. Fikirleri destekleyen görsel çalışmalar ise tüketicide o markayla ilgili olarak bir yakınlaşma, hatırlama ve caziplik sağlıyor. O yüzden birbirine benzer tasarımlar yapmamak gerekiyor ki reklamı yapılan ürünler ayrışsın.
Görsellik çok önemli. Çünkü okuyucu/izleyici görselle ilk önce vuruluyor ve ardından diğer yazılı materyale yöneliyor. İnsanlığın varoluşundan beri devam eden bir süreç bu. Fikir elbette ki önemli ama göz ilk önce görseli algılayıp ondan sonra yoluna devam eder. Ayrıntılara bütünden sonra iner ve ona göre algı sağlatır.
İşim, fikri destekleyen ya da fikri oluşturan görsel tasarımlar yapmak. Çoğu zaman görselle birlikte oluşturuyorum genel fikri çünkü beynim bunun üzerine kurulu. Halen gelişen, kendisini besleyen ve sürekli beslemeye devam eden, çözüm bulan ve üreten bir tasarımcı olduğumu düşünüyorum ve ajansım da böyle düşündüğü için bana belli bir ücret veriyor. İşimi biliyorum ve halen öğreniyorum. Peki ajanslarla çalışan müşteriler eğer bunları biliyorlarsa, doğru çözümü sunacağımı düşünerek benim gibi insanlarla çalışıp, her ay belli bir ücret ödüyorlarsa neden kendi istekleri doğrultusunda hareket etmek istiyorlar? Zaten benim işimi biliyorsa bana ihtiyacı yoktur. Demek ki onun bilmediği bir şeyi biliyorum ve meslek seçimimi buna göre şekillendirip bir hizmet sunuyorum.
‘Bu sanki olmamış gibi. Şu imajı biraz yana kaydırsak nasıl olur? Logoyu biraz daha büyütelim. Şekildeki gibi bir piktogram koyalım. Size bir ilan gönderiyorum, oradaki gibi bir lay-out kullanabilir miyiz? Yazı fontunu (!) değiştirebilir miyiz? Puntoyu biraz büyütelim” vs.
Bu ve buna benzer yüzlerce müşteri isteği sayabilir ve yazıyı daha da uzatabilirim. Ama blog’u izleyen reklamcılar zaten bunları biliyor. Böyle müşterilerle ise her gün karşılaşıyorsunuz, keza bunların birçoğu bana da rastlıyor. Sizden defalarca revizyon yapmanızı istiyor ve işinizden soğumanıza neden oluyorlar. Müşterilerimden biriyle yaklaşık üç aydır uğraşıyorum ve dün başka bir arkadaşa devretmek zorunda kaldım çünkü artık ne yapacak isteğim, ne de gösterecek sabrım kaldı. Tam üç aydır ilan ve basılı materyallere gelen revizyonların haddi hesabı yok. Kendi içlerinde çeliştikleri ve anlaşamadıkları için şu ana kadar (abartmıyorum) beşyüze (rakamla 500) yakın revizyon yaptım. Ve mecraya çıkana kadar bu böyle devam edecek. Henüz bitmedi ve bitecek gibi de görünmüyor.
Bazen şuna da rastlıyorsunuzdur: İşinizi sizden daha iyi bilen müşteri profili! “Şunu şöyle yaparsanız, bu daha iyi olur” mantığıyla, aslında ‘ben böyle olmasını istiyorum, benim görsel tasarım gücüm senden daha kuvvetli” düşüncesini sizin üzerinizde deneyen müşteri profilidir bu. Sanat okullarından mezun olup, belli başlı ajanslarda deneyim edinip sonra bunların aslında bir hiç olduğunu size göstermeye çalışan profildir bu.
Müşteri her zaman haklı değildir, olamaz. Nasıl bir doktora, işini nasıl yapacağını meslektaşları dışında, bu işin profesyoneli olmayanlar söyleyemezse, müşterilerin de aynen bu şekilde düşünmeleri gerekiyor. Biraz egolarını ve verdikleri ücreti bir kenara bırakıp, işi profesyonellere devretmeleri lazım. Sonuçta bireysel değil, insanları etkileyen işler yapıyoruz.