“HIZLI ARAMA İÇİN ETİKETLER”

Pictopia 2009 – Pictoplasma Berlin

dsc03947dsc03907
(Pictoplasma hikayesi ve görselleri içeride.)

İzlenimler: Deniz Tan / Zeynep Kaytancı
Efenim gittik Berlin’lere, gezdik dolaştık. Berlin başlı başına bir sergi gibi zaten ama biz, yine de meşhur karakter tasarımı sergisi/ festivali Pictoplasma’yı gezmeyi de ihmal etmedik. 2004 yılından beri düzenlenen bu festival, dünyanın dört yanından tasarımcıları buluşturuyor, birbirinden çılgın karakterlere ev sahipliği yapıyor, çeşitli seminer, film gösterimleri ve workshop’lar düzenliyor. Ayrıca, festivalin Character Walk adı verilen bölümü süresince, çeşitli karakterler Berlin’in dört yanındaki galerilerde sergileniyor.
Gelelim bizim kişisel deneyimlerimize… Berlin’e ilk gittiğimiz gün olan 19. Mart perşembe günü bu aktivitenin açılış kokteyline katıldık. Fuaye alanını güzel bir şekilde, komsepte uygun olarak donatmışlardı. Tüm sütun ve kolonların gözleri, ağızları vardı mesela. O gün gift shop’ta bayağı bir oyalandık, zita orada satılan hediyelik oyuncaklar ve kitaplar bile bir sergi havasındaydı adeta. Pazar sabahı ise sergiye gittik. Fazla söze ne hacet, fotoğraflar anlatıyor zaten ama özetlemek gerekirse, illüstrasyon, enstalasyon, film, 3D animasyon, modelleme, fotoğraf gibi tekniklerle hayat bulmuş birbirinden farklı bir sürü karakterle tanıştık. İyi ki gelmişiz dedik, mutlu olduk. Seminerler bitmiş olmakla birlikte, sergi 3 Haziran’a kadar devam edecek. Berlin’e yolunuz düşerse, kaçırmayın.

Deniz’le 19-22 Mart arasındaki 3 günlük sıkıştırılmış Berlin turumuzu, Pictoplasma Festivali’ne denk getirmeyi başardık. Böylece ucundan azıcık Pictoplasma görmüş insanlar olarak memlekete dönebilecektik. Pictoplasma, yıllardır gitmeyi hayal ettiğim son derece renkli ve eğlenceli bir festival. Bunda festivalin karakter tasarımı üzerine olmasının payı büyük elbette. Sergilerde çeşitli tasarımcıların yarattığı komik, acayip, korkunç, şirin tipleri görebiliyor; hatta bazılarıyla oynayabiliyorsunuz bile… Tabii seminerler, workshop’lar, partiler ve film gösterimlerini de kaçırmamak gerek. Eh zaman az, gezecek-görecek şey çok olunca, biz sergiyle yetinmek durumunda kaldık.
Berlin’e vardığımız ilk akşam serginin açılış kokteyli vardı. Yol sersemliğiyle koşa koşa gittik, katıldık. Her yanda büyüklü-küçüklü, gülen suratlı küpler bizi karşıladı. Sergi broşürünün kapağından bu komik surata aşinaydık. Ama broşürde olmayan, bu küp biçimli suratın, içinde zıplanabilecek şişme bir ev şeklindeki kocaman versiyonuydu. Benim ilgimi özellikle oyuncak makinelerinin içine yerleştirilmiş karakterler çekti… Keşke makineler bi’ şekilde çalışıyor olsaydı ve her biri 100’er Euro’luk bebekleri 2 Euro’yla kazanma şansımız olsaydı diye geçirdim içimden (ve dışımdan). Hatta rezil olma pahasına denedim de… Bunun dışında zamanımızın çoğunu gift shop’taki kitaplara, kartpostallara, oyuncaklara ve diğer ıvır-zıvırlara ağzı açık ayran budalası gibi bakarak geçirdik. Ve adeta bir Japon turist görev bilinciyle fotoğraf çekerek…
Pazar günü, serginin ilk gün geziye açık olmayan bölümünü görmek için tekrar Haus der Kulturen der Welt’e yollandık. Şahsen kendimi Alis Harikalar Diyarı’nda gibi hissettim. En çok etkilendiğim işi yazamıyorum çünkü genel bir trans halindeydim, seçim yapabilecek durumda değildim. Ama beni en çok eğlendireni yazmakta bir sakınca görmüyorum… Sergi alanına girdiğinizde sizi karşılayan rengarenk çarpışan araba pisti ve her biri farklı bir sanatçının karakterlerinden esinlenerek yaratılmış arabalar! Pistteki arabalar belli zaman aralıklarıyla çalıştırılıyordu ve tabii ki koşup birinin içine atladım. Şansıma Boris Hoppek’in bimbolarından birinin, tepetaklak duran bir versiyoru çıktı. Karakterin kucağına oturdum ve çok acayip bir müzik ve ışık şovu eşliğine, pistteki diğer karakterlerin peşine düştüm. Sonra bimboyla duvara takıldık ve çarpışan araba maceram böylece sona erdi. Bu arada Deniz Japonluk görevini ihmal etmeyerek bütün olayı belgeledi. Pictoplasma maceramız ise binbir çeşit illüstrasyon, fotoğraf, enstalasyon, video, 3D, heykel, kukla ve oyuncakla devam ediyordu. Gary Baseman, Sam Gibbons, Motomichi Nakamura, Nathan Jurevicius, Nagi Noda, Mehdi Hercberg (Shoboshobo), Aaron Stewart aklımda kalan isimler oldu.

016034
Aaron Stewart, kendi çocukluk fotoğrafları üzerine yaptığı kolajda, hayali arkadaşlarıyla beraber poz veriyordu. Slayt olarak duvara yansıtılan fotoğraflara bayıldım! Nakamura’nın diş gösteren canavarlarını da çok şirin buldum. Tek tek anlatmayayım, biraz da fotoğrafların tadını çıkarın. Son olarak bir kez daha kutsal gift shop’u tavaf edip, Oink Le Rouge’a* güle güle dedikten sonra sergiden ayrıldık.

*Gift shop’ta satışa sunulan karakterlerden biri olur kendisi.048051071081dsc03915dsc03917dsc03905dsc05445
dsc03918
dsc03926dsc03927

[dailymotion id=x2ab8a]

dsc03909dsc03910dsc03911dsc05400dsc05401

dsc03531dsc03591dsc03592dsc03595dsc05357
The Pictopia exhibition playfully explores the phenomenon of contemporary character design and art. Graphic designers, artists, animators, media and 3D designers work with a shared set of signs, opening up new contexts and correlations. The exhibition examines the contemporary vague of reduced figuration as a strategy for producing a vitalism outside established narratives. These so-called characters are reduced to the anthropomorphic function of eye contact which seems to look out from flat pictorial space at the viewer.
The title “Pictopia” is a reference to the promise and desire that these characters exude, without ever being able to deliver.
Including original artwork by: Aaron Stewart, AJ Fosik, Akinori Oishi, Ben Frost, Borris Hoppek , Daniel & Geo Fuchs, Doma Collective, Doudouboy, Dylan Martorell, Edwina Ashton, Faiyaz Jafri, Fons Schiedon, Friends With You, Gary Baseman, Golan Levin, Hideaki Kawashima, Ian Stevenson, James Marshall, Jeremy Dower, Juan Pablo Cambariere, Mark Ryden, Motomichi Nakamura, Nagi Noda, Olaf Breuning, Rinzen, Sam Gibbons, Shoboshobo, Tim Biskup, Waynehorse and many more…
dsc03949dsc03951dsc03952dsc03960dsc03961

Tüm hakları saklıdır®

Founder of Elma+Alt+Shift, Creative Partner at Madam Martha UK, Blogger, Painter