[vimeo http://vimeo.com/7680792]
Hepimiz yıllarca yakındık durduk. Vay efendim o grup Türkiye’ye niye gelmiyormuş, ben olsam onu getirttirirmişim, vay efendim aslında alt gruplar baba gruptan daha iyiymiş, onlar için gidilecekmiş festivale. Bu line-up’a bu grup yakışmamışmış… “Hadi” diyor Sony. “Tıraşı kes, koydum cebine 1 milyonu” deyip sırtımıza iki patpatla bizi Sony Fantasy Festival‘e gönderiyor. Gruplarını bu bütçeyle seçip, en birinci festivali oluşturana hediyeleri tosluyor.
Tıpkı Facebook Connect gibi, bu da Lastfm içinde işleyen bir uygulama. Lastfm‘i etkili kullanıyorsanız, – ben bu yazıyı yazarken yasaklı değildi – oturmuş bir profil ve belli bir arkadaş çevreniz varsa bu uygulamadan daha çok zevk alabilirsiniz. (“Benim festivalim seninkini döver,” yapabilirsiniz yani.)
Böyle Social / Digital Engagement‘a can kurban. Hem eğlendiriyor, hem hayâl kurduruyor, hem kaşındırıyor, hem viral yaydırtıyor. Kendisi festival düzenlese alamayacağı saygınlığı, esas gücü insanlara vererek alıyor. Büyük markaların gücü paylaştıkça artar. (Zaten geçenlerde Soundville‘le beni benden almıştı, ben bir sakinleşeyim.)
Madem Sony ısmarlıyor, o zaman line-up’ım budur. Siz de katılın, çok zevkli.
Paraya kıydığımın resmidir.
(Grizzly Bear’ı tepeye koysam koskoca Mogwai’ye ayıp?)
