Hepsi birbirinden yaratıcı bu bonzai heykelleri Miyazaki dünyasını andırıyor.

Takanori Aiba, 1953’te Yokohama’da doğduktan sonra 1978’e kadar kariyerini freelance labirent illüstratörü olarak geçirdi. Aiba’nın labirent çizimleri Japon moda dergisi POPYE tarafından seri olarak 10 yıl boyunca yayınlandı. 1981’de kendi şirketi olan “Graphics and Designing Inc.”yi kurdu, genelde konsept tasarımcısı ve mimari alanlar için sanat yönetmenliği yaptı. “Shin Yokohama Chinese Noodle Museum”, “Muse Du Petit Prince De Saint Exupery A Hakone” ve “Ninja Akasaka” onun büyük işlerinden sadece birkaç tanesi.

2003 yılından beri de labirent ilüstrasyonu ve mimarlık hakkındaki bilgilerini birleştirerek 3 boyutlu sanat üzerinde çalışmaya yöneldi. 2010 yılında “Adventures of the Eyes” solo sergisini Tokyo’daki Kakiden Galeri’de açtı.

Sanat eleştirmeni Kazuko Todate’nin dediğine göre Abia’nın işlerinde onun olağanüstü fantastik hatta bazen saçma olabilen hayalleri görünüyor. Ama insanlar baktığında onların gerçek binalar olduğuna inanıyorlar çünkü her işinde muhteşem detay çalışmalar da var. Todate, resimler iki boyutlu olmasına rağmen Aiba’nın binanın yanlarını, arkasını ve hatta içini yaptığını da yorumuna ekliyor.

Aiba’nın işlerini incelediğinizde şahane hikayeler ve benzersiz karakterler keşfedeceksiniz. Bonzai geleneksel Japon estetik anlayışını yansıtırken doğanın mükemmelliğini küçük bir bitki halinde koruyordu. Bitki felsefesine göre kısıtlı bonzai dünyasına ters düşerek Aiba’nın dekorasyon yoğunluğu ve zengin hikayeleri inanılmaz bir zaman ve mekan kaplıyor.