Nike yeni NFL forma ve kramponlarının lansmanını yaptı. Nike Futbol Kreatif Direktörü Todd Van Horne’un deyimiyle “Bu sadece forma ya da krampon değil. Sporcuların daha hızlı ve rahat olmasını sağlayan, bir tepeden tırnağa bir performans sistemi”.
3D yazıcı ve FNA yazılımını kullanarak stres noktalarının renk haritalarını çıkardıkları ve sporculardan aldıkları fikirlerle son haline getirdikleri Vapor Untocuhable 2, Nike’ın bugüne kadar piyasaya sürdüğü en hafif krampon (yaklaşık 269 gr).
Formalarda ise esnekliği ve hareket kabiliyetini artırmak için panel sayısını 5’e düşürmüşler (bir önceki formada 36 panel vardı) ve böylece formanın ağırlığını 578 gr seviyesine indirmişler. Konunun bizi (NFL’in pek de meşhur olmadığı ülkemizde) ilgilendiren kısmı ürün tasarımında adaptif yöntemi izlemeleri.
Son yıllarda tasarımcılar arasında tartışılan şeylerden biri adaptif tasarım. Arayüzcülerden ürün tasarımcılarına herkesin bir fikri ve süslü kavramları (tam olarak anlamlarını kavrayamadığımız) var. Ama gerçek sandığımızdan daha da yakın ve inanamazsınız çoğunlukla düşük maliyetli (fayda maliyet analizi yapın vallahi işe yarıyor).
Araştırma şirketlerinin “100 kişiye sorduk ve 10 popüler cevap aldık” raporlarından önce kendi ürünlerimizi/arayüzlerimizi topladığımız verilerle sürekli olarak iyileştirerek sadece tek bir noktaya odaklanmadan geliştirmek kısa vadede bile büyük fayda sağlayabilir, hatta sağlıyor, tanıklarım var. 3D yazıcıda evinizde bile üretebileceğiniz bir ürün prototipi size 4 ay kazandırabilir, Yandex Metrika’nın verdiği hitmap sonuçlarından yola çıkarak yerini değiştireceğiniz bir butonla 1 gecede kullanıcı sayınızı artırabilirsiniz.
Böylece “Daha iyi bir tasarım lazım abi” den “ Butonun yerini değiştirmemiz lazım”a, “Dur üründe birkaç değişiklik yapalım da öyle yaptırırız prototipi tekrar”dan, “Çayı koy ben prototipi çıkarıyorum canısı”ya geçebilirsiniz. Benden söylemesi.