“HIZLI ARAMA İÇİN ETİKETLER”

YOUTUBE’UN EN SAMİMİ HİKAYE KANALI “CEP HİKAYELERİ”

Tanımadığımız, gün içinde yanımızdan geçen, bir şekilde bir sebepten iletişime geçtiğimiz insanların hikayelerini merak eder misiniz?

Neden ağlıyor, neden sinirli, neden çok güler yüzlü, hikayesi ne? Herkesin anlatacak bir hikayesi vardır, değil mi? İyi ya da kötü, hüzünlü ya da mutlu duygusu ne olursa olsun hepimizin paylaşacak bir şeyleri var.

Hikayenizi paylaşma cesareti gösterebilenlerdenseniz ne ala. Ama yok ben sadece dinlerim/izlerim diyenlerdenseniz sizi nefis bir kanalla tanıştıralım: www.cephikayeleri.com

cep hikayeleri-elmaaltshift-1

Youtube’daki sayısız kanaldan belki de en samimi olanı, bir hikaye kanalı. Akın Andırın’ın açmış olduğu bu kanalda gencinden, yaşlısına, müzisyeninden, marangozuna birbirinden farklı insanların anlattığı kısa hikaye videoları bulunuyor.

Bu kanalın çıkış noktası neydi, Akın Andırın kimdi, ne yaptı ve ne yapacak? Buyrun Cep Hikayeleri’nin hikayesini dinleyelim:

“Cep hikayeleri”nin çıkış hikayesini anlatır mısın? Nereden çıktı bu kanalı kurma fikri?

Uzun zamandır reklam sektöründe çalışıyorum. Reklam, tanıtım filmleri çekiyorum. Ne iş yaptığımı soran bir arkadaşıma yaptığım işlerimden örnekler gösterdikten sonra “Peki ruhun için ne yapıyorsun?” diye sormuştu bana. O zaman ona verecek bir cevabım yoktu ama uzun zamandır yapmak istediğim şeyler vardı. Bu projede kendim için işten kaçış yolunda aradığım bir meşguliyet olarak çıktı ortaya. Yani ruhum için yaptığım bir şey. Bu proje için çekimleri yapmaya başladığımda bile kanal açmak gibi bir düşünce yoktu kafamda. Sadece ara ara video çekip Vimeo’ya koyma fikri vardı aklımda. Çevremden “Neden YouTube kanalı açmıyorsun?” şeklinde yorumlar gelince olur dedim, öyle olsun. Kanalı açarken de madem böyle bir işe giriyorum o zaman kendime haftada 1 yeni video içeriği yaratma hedefi koyuyorum dedim. Şimdilik bu şekilde devam ediyorum.

Kaç kişilik bir ekip var bu kanalın arkasında?

İnsanların bulunmasından çekilmesine, videoların montajlanmasından yüklenmesine tüm süreci tek başıma yürütüyorum. Fiziksel olarak zaman zaman büyük bir yük biniyor omuzlarıma ama bir video tamamlandığı an kendi kendime bir oh çekiyorum. Yani buna değiyor. Bu işin markalarla işbirliği sürecini ise PRO İletişim’in PRODIGY Storytellers Society departmanı ilerletiyor.

Bu kanalı takip eden pek çok insan kanal için “Memleket insanını tekrardan sevdirdiler, aramızda hala iyi insanlar olduğunu gösterdiler” gibi yorumlar yapıyorlar. Böyle bir etki yaratmayı bekliyor muydun?

Açıkçası benim tek istediğim kısa kısa insan belgeselleri çekmekti. Yani sonrasında ne olacağı ve nasıl tepkiler alacağımla ilgili bir beklentim yoktu. Cep Hikayeleri anlatıcıları güzel insanlar ve onları oldukları gibi yansıtabildiğim için mutluyum. Çevredeki tüm kötü örneklere rağmen bu insanlar da aramızda.

Videolarda hikayelerini dinlediğimiz insanları nasıl buluyorsun? Anlatılacak hikayelere kim karar veriyor?

Projenin başlangıcında çektiğim ilk videolardaki insanları geze geze, sora sora buldum. Sırtıma kamera çantamı alıp yürüyor ve çeşitli dükkanlara girip onlarla kısa bir çekim yapmak istediğimi söylüyordum. Kimisi kabul etti, kimisi yok dedi. Kabul edenlerden bazılarından ortaya bir video çıkarabildim, bazıları maalesef sonuç vermedi. Bunun dışında kafamda bazı konu başlıkları oluşturup onlarla ilgili çevremdeki insanlara tanıdıkları kişiler olup olmadığını soruyordum. Yani projenin ortaya çıkışı deneme yanılma yöntemiyle oldu diyebiliriz. Hedefim belirli bir bilinirliğe ulaştıktan sonra insanlardan gelecek önerilere göre videolar çekmek şeklindeydi. Hala buna tam olarak ulaşabilmiş değilim. Yani zaman zaman güzel öneriler geliyor ve bunları videoya dönüştürüyorum ama boşa düştüğümde yine iş başa düşüyor ve sokağa çıkıyorum. Hiç kimseyi bulamazsam ailemden bazı bireylerle çekim yapıyorum, şu an kanalda aile bireylerimin hikayelerini anlattığı 2 adet video mevcut. Ve bu şekilde ara vermeden 45. haftaya gelmiş bulunuyorum.

Bir gün ünlü insanların hikayelerine de yer vermeyi düşünür müsün?

Şu an için böyle bir düşüncem yok ama ilerleyen zamanlarda çeşitliliği de artırmak adına farklı bir başlık altında böyle videolara da yer verebilirim. Onların da anlatacak çok fazla şeyi olduğunu düşünüyorum.

Video çekimlerinde nelere dikkat ediyorsun?

Çekimlerde bir standart oluşturmak adına kullandığım ölçeklere, lenslere, kısacası tüm ekipmana sadık kalmaya çalışıyorum. Her videonun girişi için o insanla ilgili uzun bir giriş görüntüsü almaya da dikkat ediyorum. Sonuç olarak videoların genel olarak bir estetiği oluştu. Montaj kısmında da ekrana giren çıkan yazıların ekranda kalış sürelerinin vs her zaman aynı olmasına özen gösteriyorum. Bunların yanında çekim yaptığım kişilerin buna bir çekim olarak değil bir sohbet olarak yaklaşmasını rica ediyorum. Samimiyeti yakalamak için önemli bir nokta da bu.

Bu platformu farklı bir yere taşımak gibi bir hedefin var mı? Mesela insanlara yardım etmek için kurulmuş bir platform gibi?

Aslında şu an biraz bu şekilde de işliyor bu platform. Yani videoda gördüğü insan için bir şeyler yapabileceğini düşünen izleyiciler benimle mail üzerinden iletişime geçmekte tereddüt etmiyor. Örneğin, No:19’daki Kanber Amca’nın adresini isteyen çok fazla insan oldu. Kendisine kitap götürmek isteyenler hala bana mailler gönderiyor. No:20’deki Hassan Bey için de sayısız mail aldım. Kendisine kedileri için mama yardımı ulaştıranlarla sonrasında da haberleştik. Kim bilir belki ileride Cep Hikayeleri’nin karakterlerine daha kolay ulaşılabilmesi için bir platform kurulur, şimdilik bunu en azından mailleşme yoluyla da olsa ilerletebiliyoruz.